TEMA Vakfı Kurucusu ve Onursal Başkanı Hayrettin
Karaca, "tüketim çılgınlarına mesaj vermek" amacıyla üzerinden hiç çıkarmadığı
"kırmızı süveteri" ile 27 yılını doldurdu.
Karaca, TEMA Vakfının çeşitli faaliyetlerine katılmak üzere geldiği Adana'da,
yaptığı açıklamada, uzun yıllardır aynı süveteri giymesinin tek nedeninin yeni
bir süvetere ihtiyacı olmamasından kaynaklandığını söyledi.
Gelişen teknoloji ve globalleşin dünyada toplumların, büyük sermaye
gruplarının yönlendirilmesiyle tüketim toplumuna dönüştürülmek istendiğini ifade
eden Karaca, delik deşik olan kırmızı süveteriyle 27 yılını doldurduğunu, ancak
bundan rahatsızlık duymadığını bildirdi.
İhtiyaçtan fazlasını tüketen insanlığın kendi kendini öldürdüğünü vurgulayan
Karaca, gazete ve televizyonlarda yayınlanan reklamların da insanlardaki tüketim
isteğini artırdığına dikkati çekti.
Karaca, bir de "moda" adı altında tüketimin körüklendiğini savunarak "bu
senenin moda rengi 'sarı, ya da kırmızı, yeşil' denilerek vatandaşlar tüketime
yöneltiliyor. Biz de aşırı tüketerek doğayı kirletiyoruz. Yaşarken kendi yaşam
koşullarımızı kaybediyoruz işte o vakit kendi kendimizin katili oluyoruz" diye
konuştu.
Karaca, bundan 5-10 yıl önce gazetelerin, çeşitli kampanyalarla kupon
biriktirenlere çanak çömlek vermeye başladıklarını anımsatarak, "benim eşim de
kupon kesmeye merak sardı ve hemen hemen tüm gazetelerden kupon kesmeye başladı.
Aradan bir süre geçti, bir baktım ki biriktirdiğimiz kuponlardan aldığımız
ürünlerle ikinci bir mutfağımız oldu" dedi.
Kupan biriktirme işinin dostları arasında artık espri konusu olmaya da
başladığını ifade ederek, "sonra ben başladım korkmaya, çünkü gazeteler yeni bir
kampanya yaparak 'eşi eskiyenlere yenisini verecek' diye. İhtiyacımız olmayan
şeyi zorla tükettirdiler bize. Böyle tüketim toplumuhaline getirdiler bizi" diye
konuştu.
"HAMMADDENİN YÜZDE 93,7'Sİ TOPRAKTAN"
Bir ürün elde edebilmek için ham maddeye ihtiyaç olduğunu, hammaddeninde
topraktan geldiğini belirten Karaca, şunları kaydetti:"Endüstrinin hammaddesinin
yüzde 93,7 topraktan geliyor, kalanı da petrol ve maden. Toprak olmazsa endüstri
olmaz ama endüstri toprağı yok etmek için elinden geleni yapıyor. Aşırı gübre
kullanımı, suni gübrelemeve aşırı sulama toprağı her geçen gün yok ediyor.
Giyimden mutfak eşyalarına, gübreden suya kadar her kalem ürünün tüketiminde
çılgınlık yapıyoruz. Oysa, toprağı yok etmek, geleceği yok etmekten farksız.
"Karaca, tüketimin eğitim, sağlık ve barınma haricinde yapılmaması gerektiğini
ifade ederek "insanlar dünya paylaşım kültürünün etkisinden kurtularak tüketmek
yerine paylaşmayı öğrenmeli" dedi.
İnsanların doğal bir ekosistemin parçası olduğunu anımsatan Karaca, o
ekosisteme hayat veren unsurlar olmadığı zaman insanlığında yok olacağını
kaydetti.
Karaca, fazla tüketim olmadığı zaman üreticilerin de yeteri kadar üretime
yöneleceğini, bu nedenle halkın, fazla tüketime karşı kedisine"yoldaş" olmasını
isteyerek, şunları kaydetti:
"Ben tüketim çılgınlığına karşı çıkmak amacıyla 27 yıldır kırmızı
süveterimle, dik duruşumla insanlara örnek olmaya çalışıyorum. Ömrüm yettikçe bu
kutsal görevimi sürdürmeye devam edeceğim. Yıllardır kırmızı süveterimle vermeye
çalıştığım mesajı bir kişi bile anlasa kar sayarım. Verdiğim mesajlar büyük
kitleler tarafından kabul görse de görmese deyeni bir süveter almamakta
kararlıyım.
|